Sigara ne yazık ki dünyada en yoğun tüketimi olan kanserojen maddedir. Olayın daha vahim yönü ise sigara tiryakilerinin çoğu sigaranın kanser yapıcı etkisini bilmektedir ve buna rağmen tüketiminden vazgeçmemektedir. Zararı olduğu bilinmesine, yoğun tüketim isteği oluşturmasına ve her geçen gün daha fazla miktarda tüketimini tetiklemesine bakıldığında sigara bağımlılığı uyuşturucu madde bağımlılığı ile aynı sayılabilecek bir durumdur.
Sigara tüketiminin artışı aslında 2. dünya savaşı ile birlikte olmuştur. O süreçte cephedeki askerleri rahatlatması amacıyla dağıtımı yoğun bir şekilde yapılmış. Bu süreçten sonra sigara tiryakiliği oranı toplum içerisinde hızla artmıştır. Devreye global özellikte olan dev sigara üretici firmalarının girmesi, sigaradan kazancın çok yüksek olması, devletlerin bu aracılıkla kolay vergi toplamaları gibi bir çok unsurda sigara tüketiminin tüm dünyada hızla artmasına neden olmuştur. Sigaraya başlandıktan sonra bağımlılık oranının yüksek olması da satışlarını katlayarak arttırmıştır. Bunların sonucu olarak 1900 yılların ilk yarısında akciğer kanseri nadir vaka sınıfında iken, dünyada kanser türlerinde vaka sayısı açısında birinci sıraya yükselmiş ve kansere bağlı ölümlerinde en sık neden olan kanser türü olmuştur.
Yapılan çalışmalar sigaranın 7000 den fazla toksik madde içerdiğini ve . bunların en az 70 tanesinin kansere neden olduğu gösterilmiştir. İlk toplum araştırmaları sigaranın akciğer ve solunum sistemi kanserlerini doğrudan arttırdığı gösterilmişken, sonradan yapılan incelemelerden akciğerden emilen ve kana karışan toksik maddelerin diğer organlarda da anser riskini arttırdığı ispatlanmıştır.
Sigaranın neden olduğu organ kanseri türleri;
*Dudak
*Ağız içi
*Yutak
*Gırtlak
* AkciÄŸer
*Yemek borusu
*Mide
*Bağırsak
*KaraciÄŸer
*Pankreas
*Böbrek
*Mesane
*Rahim ağzı
*Meme kanserlerine neden olduğu çalışmalarda gösterilmiştir.
sigaranın kanser yapma riski günlük tüketilen sigara sayısına, sigara kullanım yılına, sigaranın nefes olan ne kadar derine çekildiğine ve sigara ile yandaş alkol gibi diğer ürünlerin tüketimi olup olmamasına aile öyküsünün olup olmasına bağlı olarak artış göstermektedir. Ayrıca sigara direk tüketmeyen ama sigaralı ortamlarda kalıp dumana maruz kalan bireylerde de bu kanser türlerinde artış olmaktadır.. Bu şekilde sigara ile karşılaşmaya Pasif İçicilik denilmiştir. .
Sigaranın bu olumsuz etkilerinin tespitinden sonra tüm dünyada ve ülkemizde sigarayı bıraktırma , toplu olanlarda sigara içimini engelleyerek pasif içiciliğinde önüne geçme kampanyaları başlatılmıştır. Bu Kampanyalar günümüzde sonuç vermeye başlamış ve akciğer kanseri vakalarında azalma eğilimi gözlenmiştir. Bazı ülkelerde sigaranın tamamen yasaklanması hedeflenmektedir. Kampanya hedefleri doğrultusunda 2030 dan sonra sigara ilişkili kanser vakalarının ciddi oranda düşeceği ön görülmektedir